top of page

KARA CUMA

Türkiye'de "Muhteşem Cuma" olarak da bilinen Black Friday, her geçen yıl yalnızca cuma günü olmaktan çıkıp neredeyse 1 aylık sürece yayılıyor. Markaların indirim öncesi fiyat yükseltmesi, hemen ardından “%80’e varan indirimlerle” başlıkları altında ürünü gerçek fiyatının minimum 1.5 katına satmasına biz çok alıştık. Peki her sene bu tuzağa düşmeye neden bu kadar meyilliyiz?



Alışveriş yapmadan önce kendimize sormamız gereken ilk soru: Benim bu ürüne ihtiyacım var mı? Eğer sorunun cevabı evet ise, bu ürünü alırken dikkat etmemiz gerekenler çok basit.


1. Beğendiğimiz ürün çevre dostu mu? (İçerisinde petrol ve türevi herhangi bir ürün bulunduruyor mu ve ömrü bittikten sonra geri dönüştürülebiliyor mu?).

2. Beğendiğimiz ürünün cüzi bir fiyat farkı ile daha çevre dostu olanı var mı?( Araştırın, göreceksiniz, artık neredeyse her ürünün daha çevre dostu olanını bulmak mümkün).

3. Ürünü ambalaj paketi olmadan satın alma şansım var mı? (Sıfır atık dükkanlarına kendi kabınız ile gidip alışveriş yapmak mümkünken, online mağazalar için bu seçenek geçerli değil. Kargo poşetleri maalesef geri DÖNÜŞTÜRÜLMÜYOR. Bu nedenle online alışveriş esnasında sebep olduğumuz en büyük zarar kargodan geliyor. Yeni nesil online mağazalarda tekstil kese ile satın alım seçenekleri mevcut, umarız hepsine gelir.)


Eğer sorunun cevabı hayır ise, yani satın almaya ihtiyacınız yok ancak bunu keyfi yapıyor iseniz size önerimiz özellikle Kasım ayında televizyonu açmamanız.😅 Markaların reklamları o kadar cezbedici ki bizim bile kanıp ihtiyacımız yokken aldığımız çok şey oluyor ne yalan söyleyelim. Diyelim ki kendimize hakim olamadık ve aldık, şimdi ne yapmalıyız? Satın alımı gerçekleştirdikten sonra karbon ayak izi detoksuna giriyoruz. Karbon ayak izimizi dengelemek için:


1. Dolabımızda bulunan minimum 3 senedir kullanmadıklarımızı ayıklayıp, 2.el ürün olarak bağışlıyoruz veya tekstil kumbaraları ile değerlendiriyoruz. (Asla çöpe atmak yok)

2. Alışveriş yapılan ay et, kahve ve işlenmiş gıda tüketimimizi yarıya düşürüyoruz. (Daha az endüstriyel gıda = Daha az karbon ayak izi)

3. Her zaman ayırmamız gereken ve hala ülkemize bireysel tüketimde yasası gelmemiş olan, bu nedenle çoğumuzun ayırmayı unuttuğu ambalaj atıklarımızı her gün ayırmaya ve ambalaj atığı geri dönüşüm kutusuna atmaya devam ediyoruz.


Tükettiğin ürünün sırf sana ulaşması için belki de binlerce çocuk işçi ölüyor, hayvanlar katlediliyor ve atmosferdeki delik büyüyor. O yüzden şimdi bilinçli tüketici olmak için sen de bir adım at. Aklına takılan her şeyi bize sorabilirsin 🤗♻️🛍🙏🏻



15 görüntüleme0 yorum

Son Paylaşımlar

Hepsini Gör

COP27

bottom of page